Sevgi Kanali
SEVGİ KANALI
Küçükken annelerimizden, teyzelerimizden, ninelerimizden hep duyardık sigupğe mowzi ( göğsüm acıyor ), çocuklarımdan biri mi hasta acaba diye. Bunu da yanlarında olmayan çocukları için kullanırlardı hep. Büyüdük analarımızda ve yaşlılarımızda bu söylem devam etti. Öyle birkaç olaya da şahit oldum ki bu hisleri doğrular nitelikteydi.
Siirt’te çalıştığımın ikinci yılı bunu test etmeye karar verdim. Bir yıl içerisinde sıkıntılı olduğum, bunaldığım, hastalandığım zamanları günü gününe, saati saatine kaydettim. O zamanlar en küçük ablam nüfus memurluğunda çalışıyor ve annemin yanında kalıyordu. Ondan,da annemin bu tür söylemleri, hisleri olduğunda günü gününe yazmasını rica etmiştim. Öğretim yılı bitip yaz tatilinde Çifteler'e geldiğimde ilk işim arada yüzlerce km mesafe olan iki kişinin tuttuğu bu notları karşılaştırmak oldu. Hayretle gördüm ki veriler çok büyük bir oranla örtüşüyordu.Küçükken annelerimizden, teyzelerimizden, ninelerimizden hep duyardık sigupğe mowzi ( göğsüm acıyor ), çocuklarımdan biri mi hasta acaba diye. Bunu da yanlarında olmayan çocukları için kullanırlardı hep. Büyüdük analarımızda ve yaşlılarımızda bu söylem devam etti. Öyle birkaç olaya da şahit oldum ki bu hisleri doğrular nitelikteydi.
Bunun bir bilimsel izahı olmalı diye düşündüm ama işin içinden çıkamadım. O günden sonrada bizim kocakarı lafı dediğimiz olguların dile getiriliş hallerine hep ön yargısız yaklaştım hatta inanma gereği duydum.
Yıllar geçti bir gün bilim dergilerinden birinde bir yazıya rastladım. Bilim adamları da bu konuyu merak etmişler bazı deneyler yapmışlar. Bu deneyleri yaparken de benim kadar insancıl davranmamışlar ama ilginç bulgulara rastlamışlar. Deneylerin birinde yeni doğurmuş bir tavşanı almışlar bir bilim merkezinde bazı elektronik cihazlara bağlamışlar. Yavrularını da belirli bir uzaklığa götürmüşler ve belirli saatlerde boğmak sureti ile öldürmüşler. Görmüşler ki her yavrunun öldürülmesi sırasında tavşan belirgin tepkiler göstermiş.
Modern bilimin ilerlediği son zamanlarda ise bu çalışmalar hız kazanmış ve şu neticeye varılmış. Birbirini çok seven insanlar arasında bir iletişim kanalı mevcuttur ve bunun iletişim hattı da sevgidir. En büyük, en katışıksız ve hiçbir karşılıklı menfaat ilişkisine dayanmayan sevgi, ana sevgisi olduğu için en çokta anne ve evlat arasında hissedilmektedir. İkinci sırayı ise birbirini çok seven karşı cinsten insanlar almıştır.
İnsanların en uç noktaları olan parmak uçlarından bazı dalgalar yayınlanmakta bu dalgalarda tek iletişim hatları olan sevgi hattını takip ederek hedefine ulaşmaktadır. İlim buna telepati desin, metafizik ötesi güç desin ama bu olayın adı sevgi kanalıdır. Tüm insanlarımızın sevgi kanallarının devamlı açık olması dileği ile.
09.03.2003 Orhan OCAK.